Turco

Abuelo

Dede / büyükbaba

Segundo (tiempo)

Saniye

¿Cómo te llamas?

Adın ne?

Disculpe

Affedersin

¿Te encuentras bien?

İyi misin?

But, if, however, yet, only 

Ama

Absolutamente

Kesinlikle

Hora / reloj

Saat

Vidrio

Cam

Y

Ve

That; that one; he, she, it

O

¿Qué edad tiene usted?

Kaç yaşındayım?

De nada

Rica ederim

Perdón

Pardon

Sábado 

Cumartesi

Domingo

Pazar

No

Hayır

Todo esta bien

Her şey yolunda / harika

Miércoles 

Çarşamba

Hola

Merhaba / Salem

More

Daha

¿Qué has estado haciendo?

Bu ara neler yaptın?

Mamá

Anne

Números

Delicioso

Leziz

No lo menciones

Lafı olmaz

¿Qué es esto?

Bu nedir?

To get, to buy, to receive, to take

Almak

No demasiado

Özel bir şey yok

To be, to become, to happen, to occur

Olmak

¿Dónde estas?

Neredesin?

¿Qué tal?

Ne var ne yok?

Hasta luego

Görüşürüz

Like, such as, kind of

Gibi

Many, much, very

Çok

Tío

Amca (padre) / dayı (madre)

No importa

Mühim değil

Por favor

Lütfen

¿Dónde está el baño?

Banyo nerede?

No entiendo

Anlamıyorum

Espera un minuto

Dur bir dakika

Much (how much?), until, as far as

Kadar (ne kadar?) 

Hasta mañana

Yarın görüşürüz

The most...

En...

Mañana

Yarın

I, myself; (beauty) spot 

Ben

No se 

Bilmiyorum

Buen día

İyi günler

Minuto

Dakika

Tengo 21 años

Ben yirmi bir yaşındayım

Esposo / espos@

Koca / eş

Nos vemos pronto 

Görüşmek üzere

Ayer

Dün

Sí

Evet

¿Hablas inglés/español?

İngilizce/İspanyolca konuşuyor musunuz?

Buenas noches

İyi geceler

La cuenta por favor

Hesap lütfen

No hay problema

Sorun değil

Que duermas bien

İyi uykular

Lunes

Pazartesi

Uno, un

Bir

Mamá

Anne / anniş / annişko / annecim  / ana

Calendario

Takvim

Muchas gracias

Çok teşekkürler 

To come, to arrive, to come from

Gelmek

Jueves

Perşembe

¿Cómo te va?

Nasıl gidiyor?

¿Cómo te llamas?

Senin adin ne?

Gracias

Teşekkür ederim

After, later, afterward

Sonra

¿Cómo se llama usted?

Adınız nedir?

Ayuda

Yardım edin

Felicidades

Tebrikler

Familia

Aile

Luz

İşik

No hablo inglés / español

İngilizce / İspanyolca konuşamıyorum

Papá

Baba

To give, to grant, to pass

Vermek

¿De dónde es usted?

Nerelisiniz?

Bastante bien

İyiyim

¿Y usted?

Ya siz?

Solo un poco

Bir parçacık

¿Entiendes?

Anlıyor musun?

Buenas tardes

İyi akşamlar

No te preocupes

Merak etme

Semana

Hafta

¿Y tú?

Ya sen?

Bien hecho

Aferin

¿Cuánto cuesta? 

Ne kadar?

Tal vez

Belki

¿Qué es eso? 

O nedir?

No está mal

Fena değilim

Que te vaya bien

Kendine iyi bak

Yo me llamo Evelyn

Benim adim Evelyn

Vale / Ok / Esta bien

Tamam

To make, to perform, to do

Yapmak

¿Cómo está usted?

Nasılsınız?

Lo siento

Özur dilerim

Buenos días

Günaydın

Entiendo

Anlıyorum

Estoy bien, gracias

İyiyim, teşekkür ederim

What, huh, nor

Ne

With

İle

Buena suerte

İyi şanslar

¿Cómo estás?

Nasılsın?

Place, ground, spot 

Yer

He estado muy ocupado

Çok meşgulüm

Hijo

Oğül / erkev evlat

Año

Yıl

¿De dónde eres?

Nerelisin?

Hoy

Bugün

Este, esto, esta

Bu

Feliz cumpleaños

İyi ki doğdun

To tell, to say, to mean

Demek

Available, there is, there are

Var

Viernes

Cuma

For, in order to, as

İçin

Ven

Gelmek

  Increíble

Harika

Ser humano, hombre

İnsan

Carro

Araba

Te amo

Seni seviyorum

No lo hagas

Yapma

Adiós

Hosçha kal / Güle güle

Mucho gusto

Memnum oldum

Own, self, respecting 

Kendi

Avión

Uçak

Hablo inglés 

Ben ingilizce konuşuyorum

Martes

Salı